Türkçe'de daha fazla Ä°ncil çalışması için buraya tıklayın
2. Preparing for Eternity
2. Sonsuzluğa Hazırlanmak
SonsuzluÄŸu Anlamak
Ölüme Hazırlanmak
Önceki çalışmamızda, ölüm anında bir insanın neler yaÅŸadığına baktık. Bu konu birçok kiÅŸinin uzak durmaya çalıştığı bir konudur. J. Kirby Anderson ÅŸu sözlerinde çok haklıdır: “Ä°nsan iÅŸlevlerinin en evrenseli ve en demokratik olanı ölümdür. Ä°nsanları yaşına, sınıfına, inancına ya da rengine bakmaksızın bir anda yakalar.”1 Ölümün baÅŸarı oranı yüzde yüzdür ama insanların çoÄŸu bu konuda konuÅŸmaktan ya da düÅŸünmekten uzak durur. Woody Allen’ın “Ölümden korkmuyorum, sadece gerçekleÅŸtiÄŸinde orada olmak istemem” sözleri dilden dile taşınmıştır.
Ölümden ne kadar sakınmaya çalışsak da ondan kurtulamayız. Hepimiz istisnasız ölümle yüzleÅŸmeliyiz. Paranızın çokluÄŸu ya da sigortanızın kapsamı fark etmez. Ölüm sadece an meselesidir. Hiçbirimiz ne kadar zamanımız kaldığını bilemeyiz. Ä°ÅŸin ilginç yanı, ölümden kaçamayacağımızı bildiÄŸimiz halde çoÄŸumuz onu düÅŸünmekten kaçınırız ve çoÄŸumuz ölüme pek az hazırlık yaparız. Bir süre önce Boston Globe gazetesi, o yıl içerisinde ölen tanınmış insanların bir listesini yaptı ve hepsinin “büyük çoÄŸunluÄŸa” katıldığını söyledi. Ölüm mutlak kaderdir ve ölmüÅŸ olanlar büyük çoÄŸunluktur.
Bir mezar taşında ÅŸöyle yazılmış: “Geçerken biraz durun, çünkü bir zamanlar ben de sizin ÅŸimdi olduÄŸunuz gibiydim. Ama ben ÅŸimdi nasılsam siz de öyle olacaksınız, bu nedenle peÅŸimden gelmeye hazırlanın!” Yazının altına birisi ÅŸöyle karalamış, “Senin peÅŸinden gitmek için senin hangi yoldan gittiÄŸini bilmem gerek!” Yolcu haklıdır. ÖldüÄŸümüz zaman nereye gideceÄŸimizi bilmek önemlidir ama doÄŸru yönü bilirsek büyük kadere hazırlık yapabiliriz.
Birkaç yıl önce Ä°ngiltere’de yaÅŸarken, Sandy ve ben, onun ana babasını tatil için Ä°skoçya’ya götürdük. Bir akÅŸam hava kararırken yolda bir otel arıyorduk. Siyah boyalı demir bir kapının önünden geçerken Black Barony Hotel tabelasını gördük. GiriÅŸ tarafından binaları görmek mümkün deÄŸildi, bu nedenle gecelemek için uygun bir yer mi diye girip bakmamız gerekiyordu. Hava karardığından, siyah kapılarla ilgili ÅŸakalaÅŸmaya baÅŸladık. Acaba dehÅŸet kulesine ya da lanetli ÅŸatoya mı gelmiÅŸtik. Aracımız ilerlerken aÄŸaçlarla dolu bir yolu takip ediyorduk. Genç Frankenstein filmindeki Igor’a benzer bir uÅŸakla karşılaşır mıyız diye sorduk. Ben kapıda Marty Feldman’ın yüzünü görmeyi hayal ediyordum.
Ä°leride, aÄŸaçlar açılınca gerçekten de devasa bir ÅŸatoyla karşılaÅŸtık. Otoparkta tek bir araba bile yoktu. Aracımızdan çıkarken, kamburu olan bir adam kapıyı açıp bizi karşıladı. Marty Feldman’a benzer yanı yoktu ama onun da tek gözü hareket ediyordu. Üstüne üstlük, kapının üzerinde kocaman harflerle Kutsal Kitap’tan bir ayet yazılıydı: Tanrını Karşılamaya Hazırlan, Amos 4:12. Bizi karşılayan adam, o gece otelde yalnız bizim kalacağımızı söyledi. DiÄŸer 75 oda boÅŸtu. MeÄŸerse bir gezi partisi son anda iptal edilmiÅŸ. Sandy ve ben o gece, Kral James’in kaldığı sayvanlı karyolada uyuduk. Ancak ortasında göçük olan berbat bir ÅŸiltesi vardı. Tabii ki aynı ÅŸilte olması mümkün deÄŸildi ama adeta 1600’lerden kalmış gibiydi. Daha sonra kapının üzerindeki ayetin, savaÅŸ eÄŸitimi alırken otelde kalan askerlerin, çarpışırken ölmeleri ihtimaliyle onları sonsuzluÄŸa hazırlamak için yazıldığını öÄŸrendik.
O gün Tanrınızla karşılaÅŸmaya hazırlanmak bilgece olur. O yazı aklıma kazındı: “Tanrını Karşılamaya Hazırlan.” Bu çalışmada ölüm ve yargıya hazırlık yapmaya ve bunların bizi nasıl etkileyeceÄŸine bakacağız. Bizler o günü bilmeyebiliriz ama Kutsal Kitap vaktimiz geldiÄŸinde hepimizin Tanrı’nın huzurunda hayatlarımızın hesabını vereceÄŸimizi söylüyor.
Bir kez ölmek, sonra da yargılanmak, insanların kaderidir. (Ä°braniler 9:27).
Böylece her birimiz kendi adına Tanrı'ya hesap verecektir. (Romalılar 14:12).
Kutsal Kitap’ı kırk dört yıl inceledikten sonra, üç yargıdan söz edildiÄŸi sonucuna vardım. Yukarıdaki metinde dünyadan ayrıldığımız anda gerçekleÅŸen ilk yargıdan söz edilmektedir. Bu yargı, günahlarınıza karşılık Tanrı’nın affını kabul edip etmediÄŸinizle ilgilidir. Ä°sa Mesih’e iman eden bir kiÅŸi, günahlarından ötürü yargılanmayacaktır; Ä°sa’nın çarmıhta kendisi için yaptıklarından ötürü güvendedir. Kurtarıcı’nın haç üzerinde tamamlandığı iÅŸe güvendiÄŸi için Rab’bin huzuruna gidecektir. Mesih’in ikinci geliÅŸinde, O’nunla birlikte dönecektir. “Ä°sa'nın ölüp dirildiÄŸine inanıyoruz. Aynı ÅŸekilde Tanrı, Ä°sa'ya baÄŸlı olarak gözlerini yaÅŸama kapamış olanları da O'nunla birlikte geri getirecektir” (1. Selanikliler 4:14). Bizler Ä°sa Mesih’e iman ederek O’na güvendiÄŸimiz zaman canımızın derinliklerinde büyük bir geliÅŸme olur – ölümden ve Åžeytan’a kölelikten kurtularak bizlere bağışlanan sonsuz yaÅŸama kavuÅŸuruz:
"Size doÄŸrusunu söyleyeyim, sözümü iÅŸitip beni gönderene iman edenin sonsuz yaÅŸamı vardır. Böyle biri yargılanmaz, ölümden yaÅŸama geçmiÅŸtir” (Yuhanna 5:24).
Geçen hafta söylediÄŸimiz gibi, imanlılar öldükleri zaman dünyasal bedenlerinden ayrılırlar; Mesih’le birlikte çok daha canlı bir hayata kavuÅŸurlar. Ä°sa geldiÄŸi zaman diriliÅŸ ve göÄŸe alınma gerçekleÅŸecek, imanlılar yeni bedenlere kavuÅŸacaktır. Bu bedenler, Adem’den miras kalan günahın hükmü altında olmayan yüce bedenlerdir. Bundan sonraki çalışmamızda, Kutsal Kitap’ın diriliÅŸ bedenleriyle ilgili neler söylediÄŸine bakacağız.
Ä°kinci yargı, Ä°sa Mesih’in dönüÅŸüyle gerçekleÅŸecek ve o gün imanlılara ödülleri verilecektir. Tanrı’nın huzurundaki bu yargının adı Bema Kürsü Yargısıdır. Üçüncü yargı ise Büyük Beyaz Taht yargısıdır ve Tanrı’nın sunduÄŸu karşılıksız affı reddedenlerin mahkumiyetidir. Åžeytan’a ve kendilerine hizmet eden herkes o gün AteÅŸ Gölüne atılacaktır (Vahiy 20:13-15). Bugünkü çalışmamızı, Ä°sa Mesih’in Bema Yargı Kürsüsüne hazırlanmaya ayıracağız.
Mesih’in Bema Yargı Kürsüsü
Ä°sa Mesih ikinci geliÅŸinde yeryüzündeki bütün isyanı sona erdirecek ve sonra Bema Kürsüsündeki yerini alarak hüküm vermeye baÅŸlayacak.
Baba kimseyi yargılamaz, bütün yargılama iÅŸini OÄŸul'a vermiÅŸtir (Yuhanna 5:22).
Ä°nsanoÄŸlu, Babası'nın görkemi içinde melekleriyle gelecek ve herkese, yaptığının karşılığını verecektir (Matta 16:27).
Bunun için, ister bedende yaÅŸayalım ister bedenden uzak olalım, amacımız Rab'bi hoÅŸnut etmektir. Çünkü bedende yaÅŸarken gerek iyi gerek kötü, yaptıklarımızın karşılığını almak için hepimiz Mesih'in yargı kürsüsü önüne çıkmak zorundayız. (2 Korintliler 5:9-10).
1) Bema Yargı Kürsüsü imanlılar için nasıl olacak? Ä°sa Mesih bizi deÄŸerlendirmek için hangi ölçütlere bakacak?
Bu yargı, imanlıların zamanlarını, enerjilerini, armaÄŸanlarını, yeteneklerini ve paralarını nasıl kullandıklarına bakarak onların ödüllerini belirleyecektir. Grekçe bematos sözcüÄŸü, dilimize “yargı kürsüsü” olarak çevrilmiÅŸtir. Ä°ncil’in Grekçe dilindeki özgün metinde yargı kürsüsü, spor müsabakalarındaki ödüllerin verildiÄŸi platform anlamına gelirdi. Seküler hukuk baÄŸlamında ise bema, ayak basılan yer demektir. Bir kalabalığın önündeki yüksek platform anlamına gelmektedir. Bence Rab Ä°sa Mesih, bu kürsüde bütün Hristiyanları iki farklı açıdan yargılayacaktır:
1) Hayatlarımızda Kutsal Ruh’un ne kadar ürünü olduÄŸuna, yani karakterimizin ne kadar Mesih’e benzer olduÄŸuna bakacaktır.
2) Kaynaklarımızı, zamanımızı, becerilerimizi ve paramızı nasıl kullandığımıza bakacaktır.
John Bevere, SonsuzluÄŸun Gayretiyle isimli kitabında sonsuzluktan ve bütün imanlıların yargılanmasından ÅŸöyle söz ediyor:
Sınırlı rakamların tümü, sonsuzlukla kıyaslandığında sıfırdır. Dünyada kaç yıl yaÅŸadığınız önemli deÄŸildir. Ölmeden önce 150 yaşına varsanız bile, sonsuzlukla kıyaslandığında dünyadaki ömrünüz sıfırdır. Bu nedenle, Ä°sa Mesih imanlıları olarak, zamanın bu sıfır penceresi içerisinde yaptığımız her ÅŸey, sonsuzluÄŸu nasıl geçireceÄŸimizi belirleyecektir. Unutmayın, Ä°sa Mesih’in çarmıhı ve kurtaran lütfu, sonsuzluÄŸu nerede geçireceÄŸimizi belirleyecektir ama O’nun egemenliÄŸinde sonsuza dek nasıl yaÅŸayacağımızı belirleyecek olan, bu dünyada imanlılar olarak nasıl yaÅŸadığımızdır.[1]
Çalışmamızın sonraki kısmında, Mesih’e benzer bir karakterin ödülüne odaklanacağız. Ancak ÅŸu anda, ikinci kategoriye, yani hayatlarımızı nasıl sürdüÄŸümüze, zamanımızı, enerjimizi, armaÄŸanlarımızı, talantlarımızı ve paramızı nasıl kullandığımıza bakalım.
Tanrı’nın EgemenliÄŸine Yaptığımız Yatırım
Tanrı'nın bana lütfettiÄŸi görev uyarınca bilge bir mimar gibi temel attım, baÅŸkaları da bu temel üzerine inÅŸa ediyor. Herkes nasıl inÅŸa ettiÄŸine dikkat etsin. Çünkü hiç kimse atılan temelden, yani Ä°sa Mesih'ten baÅŸka bir temel atamaz. Bu temel üzerine kimi altın, gümüÅŸ ya da deÄŸerli taÅŸlarla, kimi de tahta, ot ya da kamışla inÅŸa edecek. Herkesin yaptığı iÅŸ belli olacak, yargı günü ortaya çıkacak. Herkesin iÅŸi ateÅŸle açığa vurulacak. AteÅŸ her iÅŸin niteliÄŸini sınayacak. Bir kimsenin inÅŸa ettikleri ateÅŸe dayanırsa, o kimse ödülünü alacak. Yaptıkları yanarsa, zarar edecek. Kendisi kurtulacak, ama ateÅŸten geçmiÅŸ gibi olacaktır. (1 Korintliler 3:10-15).
Elçi Pavlus, her birimizin hayatlarımızla bir ÅŸey inÅŸa ettiÄŸimizi söylüyor. Bunu özenle yapmamız gerektiÄŸini hatırlatıyor (a. 10). Tanrı’nın EgemenliÄŸindeki bütün emekler, Ä°sa Mesih’le yakın bir iliÅŸkiyi temel almalıdır. Bunun dışında kalan bütün iyi iÅŸler tahta, ot ya da kamışla inÅŸa etmeye benzer. Ä°nÅŸaat malzemelerinin kalitesi, inÅŸaatı yapanların niyetlerine ve tutumlarına baÄŸlıdır. Bu durum hakkında birkaç ciddi nokta var. Bunlardan ilki, her eylemin ve niyetin yargı günü açığa çıkacak olmasıdır. (a.13):
Çünkü açığa çıkarılmayacak gizli hiçbir ÅŸey yok; bilinmeyecek, aydınlığa çıkmayacak saklı hiçbir ÅŸey yoktur. (Luka 8:17).
Tanrı'nın görmediÄŸi hiçbir yaratık yoktur. Kendisine hesap vereceÄŸimiz Tanrı'nın gözü önünde her ÅŸey çıplak ve açıktır. (Ä°braniler 4:13).
John Bevere ÅŸöyle yazmış:
Birçok kiÅŸi kurtuluÅŸlarının, gelecekteki yargıyı tümüyle ortadan kaldırdığına dair yanılgı içindeler. Ä°sa Mesih’in kanı, bizi gerçekten de O’nun egemenliÄŸinden mahrum bırakacak günahlardan temizliyor. Ancak imanlılar olarak, iyi ya da kötü davranışlarımızla ilgili yargıdan muaf bırakmıyor.[2]
Sonuçta her ÅŸey açığa çıkacaktır. Rab her ÅŸeyi ışığa çıkaracak ve hiçbir ÅŸey saklı kalmayacaktır. Bu hayatın büyük sırlarını öÄŸreneceÄŸiz. Bunu sadece olumsuz bir ÅŸey gibi görmemeliyiz, çünkü gizlide yapılan iyilikler için de bu geçerlidir. Tanrı bunların hepsini açıkça ödüllendirecektir. O bütün yüreklerdeki arzuları ve niyetleri görüyor. Tanrı o gün, isim yapmadan gayret göstermiÅŸ olan insanları, niyetlerinin ve emeklerinin Tanrımıza tatlı göründüÄŸü kıyıda köÅŸede kalan herkesi ödüllendirecektir. Bazılarınız yoksullara cömertçe verdiniz, özverili bir ilgiyle hizmet ettiniz. Bunları sadece Tanrı için yaptınız ve insanlardan saklı tuttunuz.
“Öyle ki, insanlara deÄŸil, gizlide olan Babanız'a oruçlu görünesiniz. Gizlilik içinde yapılanı gören Babanız sizi ödüllendirecektir" (Matthew 6:18).
Bu sıradan kiÅŸilerden birine, öÄŸrencim olduÄŸu için bir bardak soÄŸuk su bile veren, size doÄŸrusunu söyleyeyim, ödülsüz kalmayacaktır." (Matta 10:42).
Rab kendisi için yaptığımız her ÅŸeyi görüyor ve hiçbir ÅŸey O’nun gözünden kaçmıyor. Gün gelecek bizler, zamanın baÅŸlangıcından önce bize bağışlanmış olan mirasa kavuÅŸacağız.
34"O zaman Kral, sağındaki kiÅŸilere, 'Sizler, Babam'ın kutsadıkları, gelin!' diyecek. 'Dünya kurulduÄŸundan beri sizin için hazırlanmış olan egemenliÄŸi miras alın! Çünkü acıkmıştım, bana yiyecek verdiniz; susamıştım, bana içecek verdiniz; yabancıydım, beni içeri aldınız. Çıplaktım, beni giydirdiniz; hastaydım, benimle ilgilendiniz; zindandaydım, yanıma geldiniz.' "O vakit doÄŸru kiÅŸiler O'na ÅŸu karşılığı verecek: 'Ya Rab, seni ne zaman aç görüp doyurduk, susuz görüp su verdik? Ne zaman seni yabancı görüp içeri aldık, ya da çıplak görüp giydirdik? Seni ne zaman hasta ya da zindanda görüp yanına geldik?' "Kral da onları ÅŸöyle yanıtlayacak: 'Size doÄŸrusunu söyleyeyim, bu en basit kardeÅŸlerimden biri için yaptığınızı, benim için yapmış oldunuz.'” (Matta 25:34-40).
2) Sizce Ä°sa Mesih, “Size doÄŸrusunu söyleyeyim, bu en basit kardeÅŸlerimden biri için yaptığınızı, benim için yapmış oldunuz” sözleriyle ne demek istedi? (a.40)
Mesih’teki imanlıların, kendi yaptıkları iyilikleri unutmaları ilginçtir ama Tanrı bunları unutmamıştır. Tanrı bizim imanımızdan kaynaklanan her eylemi kaydetmiÅŸtir ve bizleri Mesih’in Yargı Kürsüsünün önünde açıkça ödüllendirecektir. “Bu en basit kardeÅŸlerim” ifadesi ne anlama geliyor? Bence bu kardeÅŸler, etrafımızda kimsenin fazlaca dikkat etmediÄŸi kiÅŸilerdir. Belki kendilerine bile yararı olmayan, hastalıklı ya da cezaevinde mahkum olan kiÅŸilerdir. Ä°sa Mesih bu dünyanın gözünde hali vakti yerinde olmayanlara, garip ve kayıp durumda olanlara, dini iÅŸlere tutsak olanlara yakındır. Bu tür insanları özgür kılmak, onları ziyaret etmek ve karınlarını doyurmak için bizleri kullanmak ister. Onlara sadece ekmek ve su deÄŸil YaÅŸam EkmeÄŸi vermek ister (Yuhanna 6:35).
Mesih’e Benzer Olma Ödülü
Ä°manlıların Bema Yargı kürsüsünde yargıya tabi olacakları ikinci konu, Kutsal Ruh’un hayatımızdaki ürününün (Tanrı’ya yaraÅŸan karakter) seviyesidir. SonsuzluÄŸa hazırlık, sadece yeryüzündeki yaÅŸamımız için mümkündür, çünkü öldüÄŸümüz anda sahip olduÄŸumuz karakterimiz neyse, sonsuzluÄŸa onunla göçeriz. Gökteki ‘mevkimizin’ ya da ‘rütbemizin’, yeryüzünde Mesih’in hizmetkar doÄŸasını ne kadar yansıttığımızla baÄŸlantılı olduÄŸuna inanıyorum. Mesih’in karakterini yeryüzündeki hayatımızda hangi seviyede ortaya koyuyorsak, sonsuzluktaki ödülümüz de o seviyede olacaktır. Matbaanın icadıyla kağıt üzerine ilk basılan Ä°ngilizce sözcük “karakter” di. Tanrı, Ä°sa Mesih’in doÄŸasını ve karakterini canınızın üzerine derinlemesine basarak baÅŸkalarının okumasını istiyor.
Ve biz hepimiz peçesiz yüzle Rab'bin yüceliÄŸini görerek yücelik üstüne yücelikle O'na benzer olmak üzere deÄŸiÅŸtiriliyoruz. Bu da Ruh olan Rab sayesinde oluyor. (2 Korintliler 3:18).
Biz Ä°sa Mesih’e geldiÄŸimiz zaman ruhumuz yeniden doÄŸar, yani Tanrı’dan ayrı olmanın neden olduÄŸu ölüm durumundan çıkarak diriliÅŸe kavuÅŸur (Efesliler 2:1,5). Ancak canımızda, yani zihnimizde, irademizde, vicdanımızda ve duygularımızda deÄŸiÅŸmesi gereken çok ÅŸey vardır. Biz Tanrı’nın Sözü üzerinde derin düÅŸünürken ve O’nun Kutsal Ruhuna itaat ederken, O bizim iç varlığımızı yenilemek ve deÄŸiÅŸtirmek ister. Kral Davut, çoban mezmurunda bunu “Ä°çimi tazeler” sözleriyle çok iyi özetlemiÅŸtir (Mezmur 23:3). Elçi Petrus ÅŸöyle yazmıştır: “Çünkü imanınızın sonucu olarak canlarınızın kurtuluÅŸuna eriÅŸiyorsunuz” (1 Petrus 1:9). Zihnimiz, irademiz ve duygularımız, Tanrı’nın Ruhunun yönlendiriÅŸine ve önderliÄŸine teslim olmalıdır. Tanrı’ya yaraÅŸan bir karakter, bizim imanımızın hedefidir. Rabbimiz, Mesih’in doÄŸasını ve karakterini hangi seviyede taşıdığımıza bakarak bizleri ödüllendirecektir.
Karakter teriminin sözlük anlamı ÅŸöyledir: “Bir bireyin kendine özgü yapısı, onu baÅŸkalarından ayıran esas yönü ve bireyin davranış biçimlerini belirleyen niteliklerin bütünü.” Bizler yaÅŸadığımız her olay aracılığıyla iç varlığımızda, canımızda ve ruhumuzda deÄŸiÅŸim geçiririz. Hayattaki her ÅŸey, karakterimizi sınar. Hayatın haksızlıklarına verdiÄŸimiz tepkiler, karakterimizi tartar ve biçimlendirir. Ä°tibar, Tanrı’ya yaraÅŸan bir karakter anlamına gelmez. Ä°tibarınız, insanların sizinle ilgili neler düÅŸündüÄŸüdür. Karakter ise Tanrı’nın sizi nasıl bildiÄŸidir. EÄŸer karşılaÅŸtığımız her durumda Mesih’in Ruhuna uygun bir itaat gösterirsek, aynı oranda Mesih’in benzerliÄŸine dönüÅŸürüz. EÄŸer siz Hristiyansanız, Tanrı sizi Kutsal Ruh aracılığıyla Ä°sa Mesih’in temsiline dönüÅŸtürmek için önceden belirlemiÅŸtir.
Tanrı'nın, kendisini sevenlerle, amacı uyarınca çaÄŸrılmış olanlarla birlikte her durumda iyilik için etkin olduÄŸunu biliriz. Çünkü Tanrı önceden bildiÄŸi kiÅŸileri OÄŸlu'nun benzerliÄŸine dönüÅŸtürmek üzere önceden belirledi. Öyle ki, OÄŸul birçok kardeÅŸ arasında ilk doÄŸan olsun. (Romalılar 8:28-29).
3) Tanrı’nın, sizin karakterinizi sonsuzluk için biçimlendirmek amacıyla kullandığı hangi zor koÅŸullar aklınıza geliyor?
Tanrı sizi OÄŸlu’nun benzerliÄŸine dönüÅŸtürmek için sizi önceden biliyordu ve önceden belirlemiÅŸti. Bu ayetleri hızlıca okuyup geçeriz ve Kutsal Ruh’un bize neler öÄŸretmek istediÄŸi üzerinde fazlaca düÅŸünmeyiz. Hayatımız devam ederken başımıza gelen kötü ÅŸeylerden ötürü Tanrı’yı suçlayamayız. Bazen bunlar, bizim kötü seçimlerimizin sonucunda gerçekleÅŸir. Tanrı her durumu, Kutsal Ruh’unun öÄŸretiÅŸi ve yönlendiriÅŸiyle hayatlarımızda iyilik için kullanacaktır. En güzeli, Tanrı’nın sonu baÅŸlangıçtan görmesidir. Tanrı dünyayı yaratmadan önce her birimizi yüreÄŸinde taşıyordu. Sizi OÄŸlu’nun benzerliÄŸindeki bir kiÅŸiye dönüÅŸtürmek için önceden biliyordu ve bu amaçla belirlemiÅŸti. “Henüz döl yatağındayken gözlerin gördü beni; Bana ayrılan günlerin hiçbiri gelmeden, Hepsi senin kitabına yazılmıştı” (Mezmur 139:16). BaÅŸka bir çeviriyle bu metin ÅŸöyle ifade edilebilir: “Sen beni açık bir kitap gibi rahme düÅŸtüÄŸüm günden doÄŸum anına kadar izledin. Hayatımın her anı senin önünde apaçıktı. Daha ben bir gün bile yaÅŸamadan önce her günüm hazırlanmıştı.” Tanrı’nın dünyadaki etkinliÄŸi, sizi sonsuzluÄŸa hazırlamaktır.
"Dünyadaki karakter, gelecek dünyadaki sonsuz varlığı kanıtlayacaktır.” (J.C. Ryle) Tanrı’nın gözünde büyük olmak istiyorsanız, önünüze gelen zor koÅŸullara nasıl karşılık veriyorsunuz? Tanrınızla karşılaÅŸmaya hazır mısınız? O’nun karakteri sizin günlük yaÅŸamınızda ne düzeyde sergileniyor?
Birkaç yıl önce, Stephen Covey’nin Etkili Ä°nsanların 7 Alışkanlığı isimli çok satan bir kitabını okudum. Covey, üretken insanların temel alışkanlıklarından birinin, Sonu Göz Önünde Bulundurarak BaÅŸlamak olduÄŸunu yazmıştı. Hayatınızın sonucunun nasıl olmasını istiyorsunuz? O gün Ä°sa Mesih’in huzurunda durduÄŸunuzda O’nun ne söylemesini istiyorsunuz? Ä°sa birçok kiÅŸiye, “Aferin, iyi ve güvenilir köle” diyecektir ama bunu ne için söylemesini istiyorsunuz? EÄŸer hayatınızda etkili olmak ve dünyayı bulduÄŸunuzdan daha iyi bir durumda bırakmak istiyorsanız, durup kendi kendinize hayatınızla nasıl bir fark yarattığınızı sormanız gerekir. Acaba bu fark sadece bu hayatla mı sınırlıdır yoksa sonsuza dek mi uzanmaktadır? Becerilerinizle, zamanınızla, enerjinizle ve paranızla yalnızca geçici ödüller için mi emek veriyorsunuz yoksa sonsuz ödüller için mi?
“Yeryüzünde kendinize hazineler biriktirmeyin. Burada güve ve pas onları yiyip bitirir, hırsızlar da girip çalarlar. Bunun yerine kendinize gökte hazineler biriktirin. Orada ne güve ne pas onları yiyip bitirir, ne de hırsızlar girip çalar” (Matta 6:19-20).
4) Sizce gökte biriktirebileceÄŸiniz ve size kalacak olanlar ÅŸeyler nelerdir?
Ben bunun kapsamlı bir liste olmadığını biliyorum, ama aklıma üç ÅŸey geliyor:
1) Yolculuk boyunca hayatlarında yardımcı olduğumuz diğer insanlar.
2) ÖÄŸrendiÄŸimiz ÅŸeyler, yani Tanrı’nın yüreklerimize basılan Sözü
3) Kutsal Ruh’un iç varlığınızda biçimlendirdiÄŸi Mesih karakteri.
Ruhsal Yatırım
Åžimdi vaktimizle, enerjimizle, yeteneklerimizle ve paramızla inÅŸa ettiÄŸimiz ÅŸeyleri tekrar düÅŸünelim. Ä°sa Mesih’in, Luka 19:11-27’de öÄŸrettiÄŸi ilginç bir benzetme var. Soylu bir adam, kral olarak atanıp dönmek üzere uzak bir yolculuÄŸa çıkıyor. Uzun bir süre uzakta olacağından on kölesine eÅŸit miktarda para veriyor. Onlara bir iÅŸçinin üç aylık ücretine denk düÅŸen birer mina teslim ediyor. Kendisi dönünceye kadar bu parayı iÅŸletmelerini söylüyor. ‘Parayı iÅŸletmek’ anlamına gelen sözcüÄŸün Grekçesi, pragmateunomai’dır. Bu sözcüÄŸün, yatırımla, ticaretle, iÅŸletmeyle parayı çoÄŸaltmak gibi bir anlamı vardır.
Ä°ÅŸin ilginç yanı, bizim kullandığımız pragmatik teriminin kaynağı bu sözcüktür. Pragmatik olmak, bir ÅŸeyi makul ve gerçekçi bir tutumla ele almak demektir. Bizler kaynaklarımızı, Tanrı’nın egemenliÄŸinde en büyük ürünü verecek pragmatik yatırımlar için kullanmayı düÅŸünmeliyiz.
Benzetmedeki soylu adamın temsil ettiÄŸi Kral Ä°sa’nın karakterini bildiÄŸimiz için, O’nun yüreÄŸindeki deÄŸerler uÄŸruna emek vermeli ve yatırım yapmalıyız. Altın, gümüÅŸ ve deÄŸerli taÅŸlarla inÅŸa etmek için Tanrı’nın kendi halkına yönelik yüreÄŸini taşımalıyız. Bu benzetmede ilk köle, efendisinin parasını iÅŸleterek on mina kazanıyor ve on minaya sahip olmanın yanısıra ödül olarak on ÅŸehre kavuÅŸuyor. Bu kölenin yaptığı yatırım ile harika kahyalığına verilen ödül arasında muazzam bir fark var.
Kanımca benzetmedeki ÅŸehirler, Rab’bin sevdiÄŸi insanlarla nasıl ilgilendiÄŸimize bakılarak Bema Kürsüsünde verilen ödülün büyüklüÄŸünü anlamamız için kullanılan metaforik ifadelerdir. O gün bizim yaptığımız yatırımla O’nun vereceÄŸi ödül arasında muazzam bir fark olacaktır. Ben ödülün ne olacağını bilmiyorum ama öÄŸrenmek için sabırsızlanıyorum. Bu arada Soylu Efendimiz için bize düÅŸen görev karakterimizi, vaktimizi, enerjimizi ve kaynaklarımızı O’nun egemenliÄŸi için kullanmaktır. Hristiyan olarak bizler, bu dünyada yaÅŸayan ama gelecek dünyaya hazırlanan yabancılar ve yolcularız.
EÄŸer gerçekten Ä°sa Mesih’e iman ederek O’na güvendinizse, O’nun sonsuz egemenliÄŸine gireceksiniz. Tanrı’nın EgemenliÄŸine girmeniz, sizin iÅŸlerinize deÄŸil, Tanrı’nın armaÄŸanına, Mesih’teki sonsuz yaÅŸamı kabul etmenize baÄŸlıdır. Ancak Rab Ä°sa’ya içtenlikle güvenen her birimiz, yatırım yapmak için vaktimiz hala varken, kendimizi insanlara hizmete adamalıyız.
Dua: Göksel Baba, her günün sonsuzluk için bir hazırlık olduÄŸunun farkında olmamıza yardımcı ol. Bizi o gün için eÄŸitmek ve hazırlamak amacıyla kullandığın yolları göster. O gün gelene dek bizi kolladığın için Sana teÅŸekkür ederiz. Amin.
Keith Thomas.
Email: keiththomas@groupbiblestudy.com
Website: www.groupbiblestudy.com